KAT MALİKLERİMİZDEN
Engin tecrübe, güler yüz, dürüstlük
PAKİZE CÜCEN
Dile kolay, dürüstlükle ilmek ilmek işlenen 60 yıllık bir meslek hayatı ve engin bir tecrübe. Sigortacılık sektöründe duayen, aydın bir Cumhuriyet kadını... Bugün Türkiye'nin en önemli sigorta şirketlerinden Ray Sigorta'da yıllarca hizmet veren, Barışkan Yönetim'in 30 yıllık dostu, Cücen Sigorta Aracılık Hizmetleri'nin sahibi Pakize Cücen ile keyifli bir sohbet için ofisinde bir araya geldik...
NEDEN BİNA SİGORTASI YAPTIRMALIYIZ?
Bina Sigortası (Ortak Alan Sigortası) bina/site içinde ve dışında tüm kat malik ve sakinlerinin, sadece "ortak" olarak kullandıkları yerlerin ve cihazların ortak sorumluluklarını teminat altına alan bir sigorta türüdür. Eğer bir apartmanda yaşıyorsak; o apartmanın ortak alanlarında meydana gelebilecek her türlü hasarı da "ortak" ödemekle yükümlüyüz. Böyle bir durumda yüksek meblağlar ödememek için, bütçemizi sarsmayacak son derece ekonomik ve güvenli bir çözüm olarak "Ortak Alan Sigortası" yaptırmamızın önemli olduğu düşüncesindeyim. Ortak Alan Sigortası'nda poliçede yazılı tüm teminatları almak önemli bir noktadır. Eğer Ortak Alan Sigortası yaptırırsanız; -Apartmanınızın eskiyen tesisat sistemi nedeniyle komşunuzun dairesinde oluşan hasarı ödemezsiniz. -Sigortanız içinde teminat altına aldığınız Komşuluk Mali Mesuliyet Sigortası ile, apartmanınızda patlayan bir su borusunun komşu binaya sıçramasından doğan hasarı karşılamak zorunda kalmazsınız. -Asansörünüzde yaşanabilecek herhangi bir olay nedeniyle çıkacak masrafları karşılamazsınız. -Apartmanınız için markete giden apartman görevlisi bir kaza geçirdiğinde, ortak alan sigortanız içinde teminat altına aldığınız İşveren Mali Mesuliyet Sigortası ile oluşacak zarardan sorumlu olmazsınız. -Periyodik bakımı geçmiş olan çatınızdan düşen bir kiremit, yoldan geçen bir kişiye zarar verdiğinde, sigortanız kapsamında teminat altına aldığınız Üçüncü Şahıs Mali Mesuliyet Sigortası devreye girerken, siz yükümlülükten çıkarsınız. Tüm bu teminatlardan faydalanabilmek, daha güvenli ve huzurlu bir yaşam sürebilmek için Ortak Alan Sigortası ihmal edilmemelidir.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Dört çocuklu bir memur ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldim. Akhisar'da başlayan hayatım, demiryollarında çalışan babamın tayiniyle İzmir'de devam etti ve çalışma hayatıma da bir sigorta şirketiyle başladım. Evlenip, 1960 yılında İstanbul'a yerleşince, kısa bir süre önce kurulan Ray Sigorta'ya girdim. Teknik müdürlük göreviyle 32 yıl boyunca aynı firmada hizmet verdim. Bir kız annesiyim ve 17 yaşında bir torunum var.
Mesleğinizde uzun yılları geride bıraktınız, müthiş bir deneyim söz konusu... Bunca yıldan çıkacak en önemli başarı kriterleri nedir?
Sigorta sektöründe başarılı olmanın ilk adımı, işini ve çalıştığın şirketi sevmektir. İşine saygı duyduğun, işini bilerek, anlayarak ve dürüstçe yaptığın zaman başarı da kaçınılmaz oluyor. Ancak aşmakta zorlandığımız bir husus var; ülkemizdeki sigorta kültürünün halen tam yerleşmemiş olması... Türkiye'de 16.500 civarında sigorta acentesi olduğu tahmin ediliyor. Buna banka şubelerini, tarım kooperatiflerini ve oto galerilerini de eklediğimizde tahmini rakam 25.000 civarına yükseliyor. Ancak yine de ülkemizde halen pek çok insan sigortasız yaşıyor. Geçtiğimiz ağustos ayından itibaren artık zorunlu hale gelen DASK sigortasını dahi bugün yüzbinlerce insan yaptırmış değil. Halbuki bir sabah uyandıklarında elektrikleri kesilecek, suları akmayacak...
Bu noktada, sigorta şirketleri için Profesyonel Yönetim ile çalışmak kuşkusuz çok önemli... Bir sigortacı olarak Profesyonel Yönetim ile klasik tarz yönetimleri karşılaştırdığınızda neler görüyorsunuz?
Karşılaştırma yaparsak, tıpkı iki dağ arasındaki boşluk kadar büyük bir fark olduğunu söyleyebilirim. Profesyonel Yönetimlerde güncel hukuk bilgisi, hesapların şeffaf ve her an sorgulanabilir olması, kat malikleri arasında yaşanan anlaşmazlıklardaki hızlı ve uzlaştırıcı çözüm yeteneği büyük avantajlardır. Barışkan Yönetim özelinde konuşursak, bence bu işin en profesyonel şirketi diyebilirim. Eğer Profesyonel Apartman Yönetimi ve Danışmanlığı alanında bir yarışma düzenlenseydi, bana göre birinci olurlardı. O yüzden Barışkan Yönetim ile çalışan her apartmanın çok şanslı olduğunu düşünüyorum. Beni yakından tanıyanlar bilir, meşhur bir sözüm vardır; her insanın bir muhasebecisi, bir sigortacısı ve bir de avukatı olmalı derim. Ben artık buna dördüncü olarak profesyonel bir apartman yönetimini de ekledim (Gülüyor).
Gaye Barışkan ve Aylin Barışkan 3. kuşak temsilcileri olarak daha çok kadınların söz sahibi olduğu bir sektörde çok önemli işlere imza atıyorlar. Siz de kendi sektörünüzde bir kadın yönetici olarak uzun yıllar başarıyla hizmet verdiniz. Kadınların bu başarısındaki sır nedir?
Gaye Barışkan ve Aylin Barışkan ile birlikte çok değerli anneleri Tülin Barışkan, 30 yıllık bir mirası büyük başarıyla devam ettiriyorlar. Bundan bir kadın olarak ancak gurur duyarım. Kadınlarımızın bu başarılarının bazı ince detaylarda gizli olduğu düşüncesindeyim. Kendi doğamızdan gelen özel dikkat sayesinde erkeklerden daha ön plana çıkabiliyoruz. İletişimimiz daha güçlü, çünkü daha kıvrak hareket ediyoruz. Söylediğimizin olamayacağını hissettiğimiz an kıvraklığımızı ustaca kullanıyoruz. Adeta bir dans sergiliyor ve o an bir figür yaparak, karşımızdaki insanı kırmadan ve kaybetmeden işi daha hızlı çözme şansımız oluyor.
Bahsettiğiniz gibi bunun da etkisiyle ve değişmeyen prensiplerle Barışkan Yönetim güçlü bir markaya dönüştü... Bu sürecin yakın tanıklarından biri olarak sizce Barışkan Yönetim'de değişmeyenlerin yanında "değişenler" nelerdi?
Bugün baktığımda geçmişiyle bağını asla koparmayan, dürüstlük prensibinden hiçbir zaman ödün vermeyen, daha profesyonel bir yönetim var. Hatta en önemlisi, bizlerle yeni bir iletişim köprüsü olarak Apartments dergisi var. Her sayısını yakından takip ediyor ve emeği geçenleri yürekten kutluyorum.
Barışkan Ailesiyle 30 yıllık bir dostluğumuz var. İlk olarak Ertuğrul Bey ile tanışmıştık. O yıllarda tabii Gaye ve Aylin Hanımefendiler çok küçüklerdi. Oysa şimdi ikisi de büyüdü ve ateş gibi birer yönetici olarak Tülin Barışkan ile birlikte bu işi başarıyla sürdürüyorlar. Ertuğrul Bey, son derece beyefendi ve çok dürüst bir insandı. Tülin hanımefendi de keza benim çok sevip saydığım ve inandığım; kariyeri çok başarılı olan bir iş kadını, güzel bir eş, şeker bir anne, candan bir dost oldu her zaman. Hayatımda oldukları için, hayatlarında olduğum için son derece mutluyum. Hepsine çok teşekkür ediyorum.