SANAT

Zor yolun renkli yolcusu BİRİM BOZOK

Hocası Bedri Rahmi Eyüboğlu, Bozok'un renge yöneldiğini ifade ederken; "Yolu çok zor, ama yolların en güzeli" demişti. O zor yolu seçen Birim Bozok, Nisan ayından itibaren Nişantaşı'ndaki atelye çalışmalarına yeniden başlıyor...

İstanbul Çınar Altı'nın meşhur çınarı onun resimlerinde devleşir. Çevresindeki her şey küçüktür, o kocamandır tüm heybetiyle. Piyer Loti'den Haliç'e bakarken, en göz alıcı renkleriyle yine doğa başroldedir...

Doğayı alabildiğince yücelten ve kullandığı renkleri en güçlü halleriyle tuvallerine yansıtan, Türk resim sanatının önemli isimlerinden Birim Bozok, bahar sayımızın özel konuğu oldu. Bozok, mezun olduğu İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Bedri Rahmi Eyüboğlu Atelyesi'ne 1966'da girdiğinden bu yana kendi sanatsal yolunda, hayranlık uyandıran bir renk coşkusuyla ilerlemeye devam ediyor. Yıllardır aynı çizgide ilerleyen Bozok, bir süredir dinlendiği evinden çıkarak, nisan ayından itibaren Nişantaşı'ndaki atelyesinde yeniden çalışmaya başlayacak olmanın heyecanını yaşıyor: "Üç-dört ay kadar önce Floransa'daki bir bienalden davet almıştım. Her şey hazırdı ve tam gitmek üzereyken yaptırdığım sağlık kontrolünde yolunda gitmeyen bir durum ortaya çıktı ve bienale katılamadım. Ancak çalışmalarım bienalde sergilendi. Şimdi daha iyiyim ve çok yakında atelyedeki 20 yıllık serüvenime kaldığım yerden devam edeceğim için çok heyecanlıyım."

Her renk güçlü bir karakter

Birim Bozok'un renklerle yarattığı özel dünyayı yaşadığı mekanda da görmek mümkün. Evinin her yanı adeta bir renk bahçesini andıran tuvallerle bezenmiş. Kırmızı, yeşil ve mor onun çalışmalarında ayrı birer karaktere bürünüyor adeta. "Benim konularım daima doğadandır" diyor Bozok ve ekliyor: "Günlük yaşamda yolda yürürken karşılaştığım olaylardır; bir satıcı, bir çocuk ya da bir çiçekçi...
Hepsi benim düşlerimdir ve resimlerimde onları renklerle yeniden biçimlendirir ve haykırırım. O renklerde bazen isyanlar, haykırışlar vardır."

Kullandığı renklere siyah gibi renkleri dahil etmeyen Bozok, bunu içindeki doğa aşkına ve yaşama sevincine bağlıyor. Her yaptığı çalışmada aslında seyredene de pozitif bir enerji verme amacı taşıyor. Floransa'daki bienal için hazırladığı Mevlana konseptli çalışmalarında da bu enerjiyi yansıtmaya çalıştığını söylüyor. Mevlana'nın eteklerine yansıttığı ışık süzmelerinin göğe ve oradan da tekrar bize dönüşünü anlattığı resimleri kuşkusuz Bozok'un düş dünyasındaki yaşama sevincinin, sevginin ve barışın güçlü bir simgesi olarak dikkat çekiyor.

Yeni sergiler mayıs ve kasımda!

Bozok'un atelyedeki çalışmalarında birkaç yeni serginin hazırlıkları da olacak. Kesin tarihleri belli olmasa da Mayıs'ta Alanya'da ve Kasım'da ise Nevşehir/Ürgüp'te birer sergi var. İlgilenen tüm okurlarımıza buradan duyurmuş olalım.

Yöneticilik

Yıllar önce yöneticilik yaptığım ve bugün halen yaşadığım apartman için kat maliklerine Barışkan Yönetim ile çalışmayı önermiştim. Yöneticilik gerçekten meşakkatli, sabır isteyen bir iş. Bunu o dönem tecrübe ederek daha iyi anladığımı söyleyebilirim. Barışkan Yönetim'i Ertuğrul Barışkan ile tanımıştık, Gaye ve Aylin Barışkan ile devam ettik. İşin senelerdir aynı disiplin, aynı başarıda sürdüğünü görmek güven ve huzur veriyor.



İLGİLİ HABERLER

>>"KENTİN KALBİNDE BİR SANAT MABEDİ GALERİ NEV" haberini görmek için tıklayınız...

>>"Canlı anıların ressamı" İSMET BİRSEL haberini görmek için tıklayınız...

>>"Kare Sanat Galerisi'nde "Yeni İşler" Var!" haberini görmek için tıklayınız...